Cuma, Mart 12
Şehr-i BedeN
yürek..
bedenin şehri..başkenti..
..
avuç içi kadar küçük..
koca bir kainat kadar geniş..
ve okyanuslar kadar derin..
..
o şehir kimi zaman kanat çırpan kuşlarla dolup taşıyor,
kimi zaman sağanaklar çarpıyor arnavut kaldırımlı taşlarına..
sel gibi akıp giden insanlarla kalabalıklaşırken
bazen de o uğultuda yalnız başını cama yaslayıp
dünyayı kör seyre dalıyor..
..
şehir eşkiyalar tanıyor, üçkağıtçılar,tüccarlar,kızanlar,küsenler,sevenler,sevilenler,cesurlar, suskunlar..,..,,,
duyguların başkenti olarak.
şehirden insanlar geçiyor..
duygular geçiyor..rüzgarlar geçiyor..
kimsesizlikler,suskunluklar,gürültüler,heyecanlar,molalar soluyor..
şehir bayramlar yaşıyor..bazen depremler ağır yıkımlara gebe..
ama biliyor ki kapanan her kapının yerine yenisi açılıyor
ve her yıkım yeni oluşları yapılandırıyor ömre..
eksik tamamlıyor ruh biliyor ki..
velakin bir kiraz çekirdeği gibi şehr-i beden' her yıkımdan sonra yeniden filizlenip yeni bir ağaca o ağaçsa her yıl yeniden çiçeğe dönüyor..'*
--
-Ebr-i Nisan-
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder